Karbon piyasası salınan sera gazlarının azaltılması ve azaltım maliyetlerin düşürülmesi adına hükümet, yatırımcı veya işletmelerin sağladığı emisyon azaltımlarına eşdeğer karbon kredilerinin ticaretinin yapıldığı zorunlu ya da gönüllü mekanizmalardan oluşan piyasadır. Karbon ticaret piyasasının ortaya çıkışı ve küreselleşmesinde 2005 yılında yürürlüğe giren Kyoto Protokolü önemli bir adım olmuştur. Sera gazı azaltımı adına sayısal bir emisyon azaltım taahhüdünde bulunan, sera gazı emisyonlarını raporlamakla yükümlü olan ve aralarında Almanya, ABD, Fransa, Kanada gibi sanayileşmiş ülkelerin yer aldığı sözleşme tarafları EK-B listesinde verilmiştir. Türkiye 2009 yılında sözleşmeye taraf olmakla birlikte protokolün Ek-B listesi oluşturulurken BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’ni henüz onaylamamış olması nedeniyle Kyoto Protokolü’nün bir ve ikinci taahhüt dönemlerinde sayısallaştırılmış bir emisyon azaltım yükümlülüğü bulunmamaktaydı. Söz konusu protokol 2020 yılı itibari ile işlevini tamamlamıştır. 2020 sonrası dönem için Paris Anlaşması düzenlenmiştir. Karbon piyasasındaki zorunlu mekanizmalar protokol kapsamında oluşturulmuştur. Emisyon azaltım stratejileri için oluşturulan karbon piyasasındaki zorunlu mekanizmalar proje temelli ve piyasa temelli olarak ayrılmaktadır. Proje temelli mekanizmalar temiz kalkınma mekanizması ve ortak yürütme mekanizmasıdır.
-Temiz Kalkınma Mekanizması Kyoto protokolünde sera gazı azaltım taahhüdünde bulunan ülkeler diğer ülkelerdeki projeler çerçevesinde gelişmiş teknolojiyi transfer ederek emisyon azaltımı sağlamalarına katkı vermektedir. Bu durum sertifikalandırılmış emisyon azaltım kredisi kazanmalarına ve bu kadar emisyon salma hakkı elde etmeleri prensibine dayanmaktadır.
-Ortak Yürütme Mekanizması ise taahhütte bulunan ülkelerinin kendi aralarında ortak emisyon azaltım projeleri yürütmeleri esasına dayanmaktadır. Emisyon azaltımı sağlayan ülkenin emisyon azaltım kredisi kazanmasına ve diğer ortak ülkenin bu kredileri kendi toplam azaltım hedefinden düşebilmesini sağlamaktadır.
Piyasa temelli mekanizma ise emisyon ticaret sistemidir. Taahhütte bulunan ülkelerin belirlenmiş emisyon miktarının bir kısmının ticaretini yapabilmesi esasına dayanmaktadır. Taahhüt edilen miktardan daha fazla emisyon azaltımı yapan ülke ilave azaltımı başka ülkeye satabilmektedir.
Zorunlu karbon piyasalarına ek olarak protokolden bağımsız bir gönüllü emisyon pazarı bulunmaktadır. Gönüllü karbon pazarında piyasa temelli olarak Chicago İklim Borsası bulunmaktadır. Üye ülkeler tarafından yönetilen kurallara dayalı ancak gönüllü bir sistemdir. Katılım sağlanmasının ardından bir azaltım hedefi belirlenmektedir. Hedefleri tutturamayan ülkeler diğer üyelerden emisyon azaltım kredisi satın alarak hedefine ulaşmaya çalışmaktadır. Proje temelli olarak ise gönüllü karbon piyasaları bulunmaktadır. Bireylerin, kurumların, firmaların bir standart çerçevesinde sera gazı salımlarının azaltımı sayesinde elde edilen karbon sertifikalarının alım-satımı yapılması esasına dayanmaktadır. Karbon nötr olmak isteyen kurum ve organizasyonlar faaliyetleri sonucu atmosfere salınımını gerçekleştirdikleri sera gazlarını hesaplayarak bu emisyonları azaltmak ve dengelemek için karbon kredisi satın alabilmektedir. Piyasada çok sayıda gönüllü karbon kredi standartları ve ticaret kuralları konusunda standart bulunmaktadır. Gönüllü karbon piyasasında sertifikaların ticaretiyle katılımcılar hem sera gazı azaltım hedeflerine ulaşmaya çalışmakta hem de kâr elde edebilmektedir.
Şekil 1. Zorunlu ve Gönüllü Karbon Piyasaları
Türkiye 2015 tarihinde Niyet Edilen Belirlenmiş Katkı yayınlamış olup 2030 yılı itibariyle %21’e varan artıştan azaltım hedefi olduğunu açıklamıştır. 2021 yılında Paris Anlaşması’nın onaylanmasının ardından 2053 net sıfır emisyon hedefinin kabul edileceği bildirmiştir. 27. Taraflar Konferansı (2022)’nda ise Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından 2030 iklim hedefinde Türkiye’nin %41 artıştan azaltım hedefi bulunduğu açıklanmıştır. 2023-2025 yılları politika hedeflerini tanımlamak için yayımlanmış olan “Orta Vadeli Program” yeşil dönüşüm başlığı altında Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizmasına uyum kapsamında Ulusal Emisyon Ticaret Sisteminin geliştirileceği ve karbon fiyatlandırma araçlarının analizinin yapılacağı belirtilmiştir. İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından yayınlanan “Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) Kavram & Yürütülen Çalışmalar” sunumunda ise ETS pilot fazının 2024 yılı sonunda uygulamaya alınması beklenmektedir. Türkiye Kyoto Protokolü kapsamında bir azaltım hedefi belirtmediğinden zorunlu piyasalarda bulunmamaktadır. Ancak gönüllü karbon piyasaları için 2005 yılından bu yana önemli bir katılımcıdır. Hidroelektrik santrali, rüzgâr santrali, jeotermal ve biyogaz gibi alanlarda pek çok gönüllü karbon sertifikalı proje bulunmaktadır.
Referanslar
Çetintaş, H., & Türköz, K. (2017). İklim Değişikliği ile Mücadelede Karbon Piyasalarının Rolü. Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 20(37), 147-168.
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı. (n.d.). Kyoto Protokolü. https://www.mfa.gov.tr/kyoto-protokolu.tr.mfa adresinden erişilmiştir. (Erişim Tarihi: 01.02.2023)
Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı. (n.d.). United Nations Framework Convention on Climate Change (UNFCCC) and the Kyoto Protocol. adresinden erişilmiştir. https://www.mfa.gov.tr/united-nations-framework-convention-on-climate-change-_unfccc_-and-the-kyoto-protocol.en.mfa (Erişim Tarihi: 01.02.2023)
YÜKSEL, B. E., ÖZCAN, M., & OCAKLI, E. Türkiye Gönüllü Karbon Piyasalarının Değerlendirilmesi. Düzce Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi, 10(5), 10-25.
Ülgen, H. ve Güneş, Y. 2016. Ağaçlandırma Karbonu. Doğa Koruma Merkezi, Ankara
İklim Değişikliği Başkanlığı 2022. Emisyon Ticaret Sistemi Kavram & Yürütülen Çalışmalar. https://tim.org.tr/download/8e9c2f.pdf adresinden erişilmiştir. (Erişim Tarihi: 01.02.2023)
Strateji ve Bütçe Başkanlığı. 2022. Orta Vadeli Program. https://www.sbb.gov.tr/wp-content/uploads/2022/09/Orta-Vadeli-Program-2023-2025.pdf adresinden erişilmiştir. (Erişim Tarihi: 01.02.2023)
Elif İrem ERCAN
Çevre Mühendisi